Sayfalar

29 Kasım 2008 Cumartesi

Albatros/L'albatros

Sık sık eğlenmek için gemi adamları,
Yakalarlar albatrosları, koca kuşları denizlerin,
Geminin izindeki, miskin yoldaşları,
Uçurumlarında kayan iç yakan genizlerin

Bırakıldıklarında döşemelerin üstüne,
Maviliklerin bu yeteneksiz ve çekingen kralları,
Unuturlar iki yanda, gariban bir halde
Bir çift kürek gibi, o büyük beyaz kanatları

Bu kanatlı seyyah, böylesine acemi ve bitkin!
Biraz evvel ne kadar güzel idi, şimdiyse komik ve çirkin!
Biri, suretyakanıyla (*) gagasını sinir eder!
Uçuyordu ya demin bu âciz, öteki aksayarak yapar taklidini!

Şairdir, bulutların prensine benzeyen
Fırtınalarla görünüp, okçularla (**) alay eden;
Yuhalamalar arasında dünyaya sürülen,
Devasa kanatlarıdır, rahatça yürümesini engelleyen.



Souvent, pour s'amuser, les hommes d'équipage
Prennent des albatros, vastes oiseaux des mers,
Qui suivent, indolents compagnons de voyage,
Le navire glissant sur les gouffres amers .

A peine les ont-ils déposés sur les planches,
Que ces rois de l'azur, maladroits et honteux,
Laissent piteusement leurs grandes ailes blanches
Comme des avirons traîner à côté d'eux.

Ce voyageur ailé, comme il est gauche et veule !
Lui, naguère si beau, qu'il est comique et laid !
L'un agace son bec avec un brûle-gueule,
L autre mime, en boitant, l'infirme qui volait !

Le Poète est semblable au prince des nuées
Qui hante la tempête et se rit de l'archer ;
Exilé sur le sol au milieu des huées,
Ses ailes de géant l'empêchent de marcher.


Charles BAUDELAIRE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder