Şiir, Sadece: 2009-11-22

27 Kasım 2009 Cuma

Medet Pirim

Bu derdi kendime derman bilmişim
Aşkın şarabına ferman dilmişim
Bu derdi kendime derman bilmişim
Aşkın şarabını dolu içmişim

Her yolun sonunda sana gelmişim
Yetiş medet Pirim, yetiş ya şimdi
Yetiş medet Pirim Ali, yetiş ya şimdi
Dostun elinde gül zordayım şimdi

Kadı makamına divan kurulmuş
Doğru söyleyenler burdan kovulmuş
Cahil ile yol alması zor olmuş
Medet pirim Ali yetiş ya şimdi

Pir Sultan Abdal'ım Şah'a giderim
Yolumdan dönersem serin veririm
Hınzır paşa zalım kuldur bilirim
Yetiş medet Pirim, yetiş ya şimdi


Pir Sultan Abdal

25 Kasım 2009 Çarşamba

Medet Senden

Medet senden medet Muhammet Ali
Akar boz bulanık sellerde kaldım
Yaman zalim olur şu elin dili
Söyleşirler bizi dillerde kaldım

Kaçma benden kaçma hey kaşı kara
Derdine düşeli oldum avara
Bir dostum yoktur ki halimi sora
Gariplik gurbetlik illerde kaldım

Yanarım yanarım tütünüm tütmez
Çıkarım bakarım bülbülüm ötmez
Çalındım çırpındım ellerim yetmez
Dibi bir kararsız göllerde kaldım

Farı dedim farı, gönül farımaz
Kurudu çeşmimin yaşı silinmez
Hava ısınmazsa karlar erimez
Çöğenli boranlı dağlarda kaldım

Pir Sultan Abdal'ım gülemez oldum
Aktı çeşmim yaşı silemez oldum
Geçecek yollarım bilemez oldum
Kesilmiş kervanım yollarda kaldım


Pir Sultan Abdal

23 Kasım 2009 Pazartesi

Meğer Bize İmdat Ali'den Ola

Takattan kesildim yoktur ilacım
Meğer bize imdat Ali'den ola
Derdimin çaresi Ali sen yetiş
Meğer bize imdat Ali'den ola

Ali'ye ayan ki Hak için buldum
Gayretini güdüp kılıcım çektim
Kuldan fayda yok imiş bildim
Meğer bize imdat Ali'den ola

Hakk'a doğru giden Hakk'a ulaştı
Dünyaya her bakan kulların şaştı
Gezdim dört köşeyi tesellüm düştü
Meğer bize imdat Ali'den ola

Hayrola Yusuf'un düşünü gördüm
Özürüm niyazım Hüda'ya kıldım
Mümkünüm kesildi Ali'ye yordum
Meğer bize imdat Ali'den ola

Pir Sultan Abdal'ım derdim bu imiş
Müminin isteği iyi huy imiş
Zahirde batında yeten o imiş
Meğer bize imdat Ali'den ola


Pir Sultan Abdal