Sayfalar

13 Temmuz 2011 Çarşamba

Rahibe

Gün küçülmüş bir güneşle döner
Benim yeni sevgim de döner
Kısık sesli rahibeler gibi
Uçuk rengiyle dolaşır
İçime eski perdeler iner

O zaman bavulumu alır giderim
Bu şehirde geçen hayatımı doldururum içine
Terliklerimi tahta masamı bütün sevdiklerimi
Bir de o uzun yasımı koyanın
Hiçbirini incitmeden kararlı ellerimle

Sokaklarda koşanlara bakarım
Yağmura çocuklara ihtiyarlara
Bir ölüyü bir güvercine değişenlere
Sallantılı gözlerimle bakarım
Bavulumu alır giderim bir ara

Yüzün beni görmekten gerilmez
Günışığı görmeyen bir avlu değildir
Çünkü yüzündür seni gizleyen
İki üzgün gözle bezenmiş
Durmadan bir aşkı seyirir

Ama istersen kırlara çıkabiliriz seninle
Patika esirgemez kendini bizden genişler
Geçer çimenlerin dilindeki pelteklik
Tabiatın gür sesli yalvacı susar
Başlar pınarlarda bir dayanıksız panik

Sen basma bir yeldirme giyersin
Ben partal postallarımı
Polkalar çalan postallarımı
Çatlamış yerebakan postallarımı

Yağmurça gibi koşarsın sen
Özürsüz ince ayaklarında
Bulutlar yelelerini önümüze serer
Ağladığın yıllar geride kalır
Gizlenir yalgınlar yaftaları yırtılır

Karşımıza ne çıkarsa üleştiririm
Bir rahibe sesizliğiyle girenleri uykuma
Seninle girenleri sensiz girenleri
Beni örten alıkoyan hayatımı
Kanımı sıcak tutacak ölümümü
Ne çıkarsa unutmam üleştiririm

Çünkü sen görünmeyen bir yağmurça gibi koşarsın
Ben biraz sonra ölecek bir yatalak gibi
Yaşlı nalbantlardan kalmış yüreğimle
Sesimin ucunda öbeklenmiş hüznümle
Çıkarır veririm sana acılarımı mirasımı
Çünkü şehrin gürültülü ağzını
Akşamla esneyen ağzını bilirim
Bulanık bir sabahı sayıklar o
Göğün titiz bir hareketle göğerttiği
Alıngan yavukluların bulunduğu
Sıkıntı veren dar bir evdir
Bu dar evi çok iyi bilirim .
Bildiğim için bavulumu alır giderim
Yüzünü alır giderim
Beni korkutan şimşeklerin aydınlattığı
Sesini bile alır giderim


Süreyya Berfe
Ufkun Dışında

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder