Sayfalar

29 Eylül 2012 Cumartesi

Harcamalar

Mektuplar aldım sevindim,
Birinde denmiş geliyorum
Öbüründe yazılmış geleceğim.
Bekledim bekliyorum.
Bir yaşam verdim.

Açtım bir başkasını,
Uzun uzun yazmış gel.
Okumadan arkasını
Gittim gidiyorum
Bir başka yaşama bedel.

Biri demiş sen, biri demiş ben.
Seni ben anladım, beni sen.
Bir yaşam daha verdim
Beklerken, giderken, dönerken.

Kaldı elimde üç beş mektup,
Üç beş yaşam.
Bir onları da açsam okusam
Önceki yaşamları unutup
Ya beklesem, ya da gidip arasam.

Ne bir iz geliyorum deyenden,
Ne de gel yazandan.
Bunları düşünüp dururken
Bir yaşam daha gitti elimden
Başkalarınca saklamak varken.

Ama ben umudluyum bundan;
- Yüzümden, gözümden belli -
Umudu umudumla harcadığımdan..
Bundan sonra belki
Bir yaşam daha çıkar mektubumdan.


Özdemir Asaf

28 Eylül 2012 Cuma

Han

Hanlar vardı
Biri yutuyor yutuyor
Yuttukça gülüyordu
Sahibini

Öbürü yanıyordu sevinç ile
Bir başkası yıkılıyor
Yerine yenisi yapılıyordu
Oda oda daire daire
Fazla uzatmayalım
Vesaire
Eşek değiliz.


Özdemir Asaf

27 Eylül 2012 Perşembe

Günbegün

Benim mezarlarımda ölü yok;
Hep yaşamış olanlar var..
Anılarımda bir yer
Dinmeksizin acıyor,
Günbegün,
Bundan.

Güldüğümü görenler
Bana bakıyor,
Görüyorum..
Ağlasam geçer,
Biliyorum..
Ağlanmıyor.


Özdemir Asaf

26 Eylül 2012 Çarşamba

Gözdeki

Bana senin için,
O mu, diye sordular.
O değil, dedim onlara..
Anladılar.


Özdemir Asaf

25 Eylül 2012 Salı

Görü

Ne iyi olurdu, herkesin,
...Ben yalan söyleyebilirim,
Ama sana değil...
Bir, sen'i olsaydı..
Ne iyi.

Şimdi herkesin bir sen'i var,
Yalan söylediği.


Özdemir Asaf

24 Eylül 2012 Pazartesi

Gölgeniz

Bir zamanlar yaralanmış gölgeniz
Yalnızlığa ısılanmış geliyor..
Şiirlerde şarkılaşmış seslerle
Duyularla durulanmış geliyor.

Her uykumda uyanıyor gölgeniz,
Gözlerime uzanıyor gölgeniz,
Karanlıkta ışıklaşmış renklerle
Özlemime boyanıyor gölgeniz.


Özdemir Asaf

23 Eylül 2012 Pazar

Giden

Bir gecedir bütün geceler gibi
Saçlarında, tanıdığın ellerin en ağırı
Gözlerinde maceraların en derini...
Sana anlatırlar geçenle kalandan
Bir gecedir bütün geceler gibi
Karanlıklardan, aydınlıklardan

Ne varsa kendincedir
Pencere camlarında ışıklar parlar
Halıda yatar eşyanın gölgesi
İç içedir artık sokaklar, evler, odalar
Duvarlar bakışları keser, kapılar sesi
Ne varsa kendincedir

Ve senin, üzerinde binbir düşünce, günden
Oynaşır hatıranla, kalbinle, ümitlerinle
Herşey düşünmektedir seninle
Birden, bir rüzgar eser, sana doğru senden
Seninle çoğalmaya başlar kendisiyle bitenler
Hatırlayan ellerinle, unutmayan gözlerinle

Değişir sezilecek kadar yavaştan
Değişir istenen istenmeyen
O koruyan zor yalanlar silinir
Büyür kolay bir doğru, bilinen, söylenmeyen
Uyuyanlar uyanmış, ölüler dirilmiştir
Bir gecedir sana doğru senden

Bir gecedir sana doğru senden...
Geçen yaşadığındır, yaşarken anlamadan
Kalan bir gerçektir belki
Bir iğne gibi kaybolan, bir bardak gibi kırılan
Gelen sanki beklediğindir
Ve giden, en tatlı, en sıcak, en kocaman..


Özdemir Asaf

Gibi

Sözlüklerde aradım, yorgun, yıpranmış sözü;
Zıtlarla benzerleri koynunda barındıran..
Tüm öbür sözcüklerle eşanlam’lı: GİBİ’ydi.
Alıştığından kolay benzetme’lere, gözü
(Komşusuna nurtopu bir oğlan kazandıran)
Komşusunun karısında delikanlı gibiydi.


Özdemir Asaf