Şiir, Sadece: 2012-11-04

10 Kasım 2012 Cumartesi

Yürek

Pilar’a


Bilmiyor adımı
Ev sahibi olduğum bu yürek,
Bir şey bilmiyor hakkımda
Yaban bölgelerden başka.
Kandan yapılma yüksek platolar,
Yasaklanmış kalınlıklar,
Nasıl fethetmeli sizi
Ölüme atmadan?
Nasıl yukarınıza çıkmalı
Gecemin ırmakları
Kaynaklarına dönen
Balıksız, ancak yakıcı
Ve yumuşak ırmaklar.
Çevrenizde dolanıyorum
Elime geçiremiyorum,
Uzak plajların gürültüleri,
Ey toprağımın akıntıları
Açıklara kovuyorsunuz
Oysa sizim ben
Sert kıyılarım,
Ömrümün köpükleri
Sizim ben.

Güzel kadın yüzü,
Uzayla çevrili beden
Bir yerden bir yere giderek,
Nasıl yaptınız
Girmek için bu adaya
Benim giremediğim
Ve her gün
Daha sağır ve garip
Oraya ayak basmak için
Evinize girer gibi
Uzatmak için elinizi
Bir kitap almak ya da
Pencereyi kapatmak
Zamanı olduğunu anlayarak.
Gidiyor, geliyorsunuz
Acele etmiyorsunuz
Yalnız bir çocuğun gözleri
Sizi izliyormuş gibi.

Tensel kubbe altında
Kendini yalnız sanan yüreğim
Mahpus, çırpınıyor
Çıkmak için kafesinden.
Ona diyebilseydim
Bir gün dilsiz
Ömrüne çepeçevre
Bir çember yaptığımı!
Apaçık gözlerimden
Dünyanın acısını
Onun içine indirtebilseydim
Ve sollayan her şeyi,
Dalgaları ve gökleri,
Başları ve gözleri!
En azından solgun
Bir mumla aydınlatırdım
Gösterirdim ona gölgede
İçinde yaşayanı
Hiç şaşmadan.


Jules Supervielle

9 Kasım 2012 Cuma

Peyzaj

“Et son front, êtait nu,
comme une place vide
entre deux armées”
Jules Supervielle

Buram buram ışık saçan,
Alın denizlerinden geçen
Sönük bir gemidir yalnızlık;
Gözlerde dumanı kalır.

Umutları içtikçe içen,
Yoğunlaştıkça çöken
Ardındaki karanlık,
Bir de limanı kalır.

Sözlerdir anılarda çakan,
Boyuna kıyılara çeken,
Fener, onda da, bir an’lık
İzlerin kalanı kalır.

Gözlerden saldıran, kaçan
Yengiler, yenilgilerdir uçan.
Kimsesiz, çorak, yanık,
Uzanan alanı kalır.


Özdemir Asaf

8 Kasım 2012 Perşembe

Perspektif


Senin içine girdiğim zaman
Dışımda kalıyorsun.
Senin dışından sana bakınca
İçime sığmıyorsun.


Özdemir Asaf

7 Kasım 2012 Çarşamba

Perde

I

Perde başkalarıdır
Başkalarına açılır,
Başkalarına kapanır,
Yaşamda ve Oyun’da.

Bir konu hazırlanır
/Her iki tarafında/
Bir konu yaşanır.
Bazısı ıslaklanır
Bazısı alkışlanır.

Bazen ıslaklanan tekrarlanır,
Alkışlanır kaldırılır.
Bazen alkışlanan unutulur,
Islaklanan anılır.

Bazısına çiçek atılır,
Bazısına taş atılır.
Bazısı kapandıkça açtırılır,
Bazısı açılmamak üzere kapanır.
Perde başkalarıdır.
Her iki tarafında bir konu.
Perde her iki tarafındadır;
Ayırır ondan onu.

Perde açılıp kapandığı yerde
Bir sonu bir başa vurgular.
Bir bilinse! bilinmez ki nerde,
Bir başlangıç bir sonu noktalar.

Açılıp kapandıkça
Unutturur oyun olduğunu yaşamın
Oyunun bir yaşam,
Ya oynanıp yaşanan,
Ya da yaşanıp oynandıkça.



II

Perde başkalarıdır.
Sevgilim;
Beni uyandır
Uykusuz sezgilerimden,
De ki;
Ben o değilim..
Ben hep yaşadım,
Hiç oynamadım..
Yokum ben, de..
Ben orada hiç olmadım..

Bağır, beni uyandır,
Orada oynayan beni çağır..
De ki;
Sen hep oynadın,
Hiç yaşamadın..
Oyundu, bitti;
Kapat perdelerini
Seyircin gitti.


III

Perde başkalarıdır.
En zor üçüncü perde;
Ayırır ikisinden
Üçüncüyü.

Üçüncü aşk, savaş, ayrılık, aldatı, ölümdür,
Beslenir yaşamın güzellikleriyle-çirkinlikleriyle,
Uyarmak, vurmak için örülür
Dışındakileri içindekileriyle.

Savaş, tutar oyunlarda
Onu yapamayanlarını avundurur.
Aşk, korkunç biter, oyunlarda,
Onda hiç yenen yoktur.

Mutluluk güldürüye girer oyunda,
Çoğu kez mutsuz bir aktör oynar.
Yaşamda aldanan, aldatandır oyunda
Kral oynar, sarhoş oynar, hırsız oynar, kör oynar.

Ardında birilerini, önünde birilerine
Bağlayan bir çağrıdır, perde..
Oyuncularını seyircilerine
Benzer çizgilerinde ayırır. Perde.


Özdemir Asaf

6 Kasım 2012 Salı

Pek İyi


Ne sordularsa söyledim.
Ellerim değdi dedim,
Gözlerim değdi dedim.
Ne sordularsa söyledim.


Özdemir Asaf

5 Kasım 2012 Pazartesi

Pay

Ben pırıl pırıl bir gemiydim eskiden.
İnanırdım saadetli yolculuklara.
Adalar var zannederdim güneşli, mavi, dertsiz.
Bütün hızımla koşardım dalgalara.
O zaman beni görseydiniz.

Ben pırıl pırıl bir gemiydim eskiden.
Beni o zaman görseydiniz
Siz de gelirdiniz peşimden.

Ama simdi su aksam saatinde
Son liman kendim, bu döndüğüm,
Bilmiş, bulmuş, anlamış.
Hatırımda, bir vakitler güldüğüm.
Yoluna can serdiğim o kaçış.

Simdi, şu aksam saatinde
Dönüyorum görmüş, geçirmiş, atlatmış,
Gözlerin doymayan sahilinde.


Özdemir Asaf

4 Kasım 2012 Pazar

Özlem

Bir gece,
Gecede bir uyku..
Uykunun içinde ben..
Uyuyorum,
Uykudayım,
Yanımda sen.

Uykumun içinde bir rüya,
Rüyamda bir gece,
Gecede ben..
Bir yere gidiyorum,
Delice..
Aklımda sen.

Ben seni seviyorum,
Gizlice..
El pençe duruyorum,
Yüzüne bakıyorum,
Söylemeden,
Tek hece.

Seni yitiriyorum
Çok karanlık bir anda..
Birden uyanıyorum,
Bakıyorum aydınlık;
Uyuyorsun yanımda.
Güzelce..


Özdemir Asaf