Severim ben seni candan içeri,
Yolum ötmez bu erkandan içeri.
Nereye bakar isem dopdolusun,
Seni kanda koyam benden içeri!
O bir dilberdürür yoktur nişanı
Nişan olur mu nişandan içeri.
Beni benden sorman, bende değülüven,
Suretim boş yürür dondan içeri.
Beni benden alana ermez elim,
Kadem kim basa sultandan içeri.
Tecelliden nasib erdi kimine,
Kiminin maksudu bundan içeri.
Kime didar gönülden şule değse
Onun şulesi var, günden içeri.
Senin aşkın beni benden alıptır,
Ne şirin dert bu; dermandan içeri.
Şeriat, tarikat yoldur varana,
Hakikat, marifet, andan içeri.
Süleyman kuş dilin bilir dediler
Süleyman var Süleyman'dan içeri.
Unuttum, din-diyanet kaldı benden.
Bu ne mezhepdürür, dinden içeri.
Dinin terkedenin küfürdür işi,
Bu ne küfürdür, imandan içeri.
Geçer iken, Yunus, şeş oldu dosta,
Ki kaldı kapıda andan içeri...
Yunus Emre
Yolum ötmez bu erkandan içeri.
Nereye bakar isem dopdolusun,
Seni kanda koyam benden içeri!
O bir dilberdürür yoktur nişanı
Nişan olur mu nişandan içeri.
Beni benden sorman, bende değülüven,
Suretim boş yürür dondan içeri.
Beni benden alana ermez elim,
Kadem kim basa sultandan içeri.
Tecelliden nasib erdi kimine,
Kiminin maksudu bundan içeri.
Kime didar gönülden şule değse
Onun şulesi var, günden içeri.
Senin aşkın beni benden alıptır,
Ne şirin dert bu; dermandan içeri.
Şeriat, tarikat yoldur varana,
Hakikat, marifet, andan içeri.
Süleyman kuş dilin bilir dediler
Süleyman var Süleyman'dan içeri.
Unuttum, din-diyanet kaldı benden.
Bu ne mezhepdürür, dinden içeri.
Dinin terkedenin küfürdür işi,
Bu ne küfürdür, imandan içeri.
Geçer iken, Yunus, şeş oldu dosta,
Ki kaldı kapıda andan içeri...
Yunus Emre
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder