Fecre benzettiği bayrakla kefenlenmiş Ata,
Çıktı bir kor gibi mermer kapısından sarayın;
Gönlümüz, bayrağı öğrendiği günden beri tâ,
Duymamıştır bu kadar hüznünü yıldızla ayın.
Gidiyor, gizliyerek sır gibi bizden sesini,
Çıkıyor, ilk olarak, bir yola Başbuğ, bizsiz;
Biz ki dünyâda bırakmazdık onun gölgesini,
Bu ne hicranlı seferdir ki beraber değiliz!
Sen ki Gayyâ'ya düşen bir nice milyon Türkün
Dehşetinden sararırken yüzü yaprak yaprak,
Onu bir anda çevirmiştin ölümden daha dün,
Tunç elin, yalçın irâdenle, kolundan tutarak...
Ve bugün bir nice milyon geliyor bir yere de
Ebedî yolculuğundan seni döndürmek için,
— Seni hicranlı yolundan alıkoymak nerede? —
Gücü ancak yetiyor kabrine yüz sürmek için!
Çıktı bir kor gibi mermer kapısından sarayın;
Gönlümüz, bayrağı öğrendiği günden beri tâ,
Duymamıştır bu kadar hüznünü yıldızla ayın.
Gidiyor, gizliyerek sır gibi bizden sesini,
Çıkıyor, ilk olarak, bir yola Başbuğ, bizsiz;
Biz ki dünyâda bırakmazdık onun gölgesini,
Bu ne hicranlı seferdir ki beraber değiliz!
Sen ki Gayyâ'ya düşen bir nice milyon Türkün
Dehşetinden sararırken yüzü yaprak yaprak,
Onu bir anda çevirmiştin ölümden daha dün,
Tunç elin, yalçın irâdenle, kolundan tutarak...
Ve bugün bir nice milyon geliyor bir yere de
Ebedî yolculuğundan seni döndürmek için,
— Seni hicranlı yolundan alıkoymak nerede? —
Gücü ancak yetiyor kabrine yüz sürmek için!
Faruk Nafiz Çamlıbel
Han Duvarları
1938
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder