Sayfalar

16 Ocak 2018 Salı

Kırık Makara

Akşamdı
Karatuşlarda beyazaltalta
İki sayı
6228
Ben okudum yalnız

Eski arkadaş gitti

Biz kendi sessizliğimizin
Birbirinden uzak
Salıncaklarına bindik
Sallandık dirsek dirseğe
Durduk
Sonra aynı merdivenlerden
Eşiklerimize indik

Akşamdı
Akşamın evcil kentini arkamıza aldık
Sendelerken dayandığımız değnek
Bir elimizde
Ötekinde yiten
Tükenen gündüzümüz
Vurdukça kızıltısı batı çevreninin
Yazgımızı yeniden çizmek için
Kıvılcımlar saçtı alnımız

Akşamdı
Yürüdük biz
Bilge
Deniz akşamının gecikmeden
Vardık önüne
Dizlerimizi büktük
Kaldık orda

Terli bileklerimizi kurtardık ilkin
Demirinden bir kelepçenin
Ayırdına bile varmadan
Eski dostun vurduğu
Yorgundu deniz su

"Gece ki
Ne gece
Yoğun gece"

Araladık gizemsiz kapısını yorgun suyun
Yıldız ışıkları içinden
Bildik aydınlığımızı seçtik
Ayırdık usulca

- Hiçbir ortak yanınız kalmamış dedi
Anılarınızdan başka
- Hiçbir ortak yanımız
Kalmamış dedim

Ben dünyada ne öğrendim
Bilmez miydim

Orda
Solarlardı sararır da
Yapayalnız bırakılır
Yaşanmazsa yeniden
Yeniden anılar da

Başka nasıl olacaktık
Suskunduk

"Gece ki
Ne gece
Yoğun gece"

Yıldızlara bakmıyorduk
Kulak verdiğimiz de yoktu
Sese
Sessizliğe de
Okyanus akıntılarında
Biçimlenir gibiydik

Gecesefalarını bekletiyorduk
Beyaz sugülleri
Yolumuza bakıyordu
Kokusunu saçmak için
Uysal denizkulağının
Gökkuşaklı düşü bizdik
Görkemsiz
Yalın çabası

Biz
ikimizdik
İşitilmez türküleri denizlalelerinin
Dip sularındaki

Yarın ilk
Dünyayı düzeltecektik
Birlikte
Hele bitsindi gece

"Gece ki
Ne gece
Yoğun gece"

Açtı aykırı dalların en incesinde
O doğal
Ölümsüz güzellik

-Hadi kalkalım dedik
-Hadi
Bir onulmaz düşümüzün
Boşlukta takılı kalan
Kırık makarasından
İki sap beyaz iplik
İnerken yere
Her yere


Arif Damar
Yoksulduk, Dünyayı Sevdik

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder