Sayfalar

12 Ocak 2018 Cuma

Matyos Paskalis Güller Arasında

Durmadan pipo içiyorum sabahtan bu yana
bir dursam güller sarılacak bana
dikenleriyle dökülen taçyapraklarıyla boğacaklar beni
eğri sürüyorlar hepsi aynı gül rengi içinde
bakıyorlar; bekliyorlar birini görmek için; kimse geçmiyor.
pipomun dumanı ardından izliyorum onları:
kokusuz, bezgin bir sap üzerinde,
öteki yaşamda bir kadın bu elle dokunabilirsin derdi
ve senindir bu gül, senindir alabilirsin
şimdi ya da sonra canın istediği zaman.

Basamakları iniyorum hep pipo içerek
yangılanmış güller de benimle iniyorlar
ve bir şeyler vardı davranışlarında haykırışın kökündeki sesten:
insanın "anneciğim" ya da "imdat" diye bağırmaya
ya da aşkın küçük ak seslerini çıkarmaya başladığı sesten.

Gül dolu küçük bir bahçe
basamakları inerken benimle birlikte alçalan
birkaç metre kare, gökten yoksun;
ve teyzesi şöyle derdi: "Bugün jimnastiğini unuttun Antigoni
ben senin yaşındayken korse giymezdim, benim zamanımda."
Kabartma damarlı acıklı bir gövdeydi teyzesi
kırışık doluydu kulaklarının çevresi, can çekişen bir burnu vardı
ama erdem doluydu bütün sözleri.
Antigoni'nin memelerine dokunurken gördüm
bir gün onu, elma çalan küçük bir çocuk gibi.

Böyle inerken yaşlı kadına rastlayacak mıyım acaba?
Ben giderken "Kim bilir ne zaman görüşeceğiz tekrar" demişti
daha sonra ölümünü okudum eski gazetelerde
sonra Antigoni'nin düğününü, Antigoni'nin kızının düğününü
ve ne basamaklar bitti ne de pipomun dumanı
dudaklarımda bir hortlak gemi tadı bırakan duman
ve gençliğinde çarmıha gerilmiş denizkızı dümenin üzerinde.


Yorgo Seferis
Koriça, Yaz 1937
Türkçesi: Herkül Millas

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder