I.
Çırağız
her birimiz
tan atanda başlarız işe
bütün gün kir pas içinde
vururuz çekici örse
öfkeyi yüreğe
Hasretiz sabah uykularına
ve güneşe
ustası olmak için işimizin
takmak için kolumuza
altın bileziği
katlanırız bunlara
yaşımız çok küçükmüş
solmuş gülümüz
yaşamın baharında
böyle diyor Sefer usta
tan atanda başlarız işe
bütün gün kir pas içinde
vururuz çekici örse
öfkeyi yüreğe
Hasretiz sabah uykularına
ve güneşe
ustası olmak için işimizin
takmak için kolumuza
altın bileziği
katlanırız bunlara
yaşımız çok küçükmüş
solmuş gülümüz
yaşamın baharında
böyle diyor Sefer usta
II.
İlk işimiz açmak dükkanı
silip süpürmek ortalığı
duymaktansa küfürü
yemektense tokadı
üretime hazır etmeli çırak
patron gelene kadar dükkanı
Çekiçler çıkarılmalı sudan
maskelerin camı silinmeli
kovulmak istemiyorsak eğer
patronun aradığı eline gelmeli
Çay söyle
kahve getir
kaynak çapaklarını taşla
demir kırpıntılarını toplayıp
bir kenara koy
takımları yerli yerine diz
elimizden önce
nasırlaştı ensemiz
Ahi Evran'dan bu yana
bitmek bilmedi çilemiz
Bizim için
eti senin
kemiği benim dendi
köleliğimiz
bu sözlerle perçinlendi
Büyüyoruz
küfür duya duya
tokat yiye yiye
suyu zehir bıçaklar gibi bilenerek
Büyüyoruz
yaralı parmaklarına
işeyerek birbirimizin
nakış nakış işleyerek demiri
ayva sarısı
meneviş rengi
susuzluğa doyurarak çeliği
ustası olacağız işimizin
ve sahibi
sabahları açan çiçeklerimizin
Hınçla dolu damarlarımız
alon bileziği
kölelik zinciri yapanlara
Kine kin ekliyor kaynağımız
öfke soluyor körük
bedenimizin bereketini çalanlara
ve puntasını koparıyor özgürlük
En güzel dünyayı armağan etmek için çıraklara
silip süpürmek ortalığı
duymaktansa küfürü
yemektense tokadı
üretime hazır etmeli çırak
patron gelene kadar dükkanı
Çekiçler çıkarılmalı sudan
maskelerin camı silinmeli
kovulmak istemiyorsak eğer
patronun aradığı eline gelmeli
Çay söyle
kahve getir
kaynak çapaklarını taşla
demir kırpıntılarını toplayıp
bir kenara koy
takımları yerli yerine diz
elimizden önce
nasırlaştı ensemiz
Ahi Evran'dan bu yana
bitmek bilmedi çilemiz
Bizim için
eti senin
kemiği benim dendi
köleliğimiz
bu sözlerle perçinlendi
Büyüyoruz
küfür duya duya
tokat yiye yiye
suyu zehir bıçaklar gibi bilenerek
Büyüyoruz
yaralı parmaklarına
işeyerek birbirimizin
nakış nakış işleyerek demiri
ayva sarısı
meneviş rengi
susuzluğa doyurarak çeliği
ustası olacağız işimizin
ve sahibi
sabahları açan çiçeklerimizin
Hınçla dolu damarlarımız
alon bileziği
kölelik zinciri yapanlara
Kine kin ekliyor kaynağımız
öfke soluyor körük
bedenimizin bereketini çalanlara
ve puntasını koparıyor özgürlük
En güzel dünyayı armağan etmek için çıraklara
Murtaza Vural
Terimle Suladım Hollanda Lalelerini
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder