Yâ ilâhî ger suâl etsen bana
Cevabım işbu idi anda sana
Ben banâ zulmeyledim ettim günâh
N’eyledim n’ittim sanâ ey pâdişâh
Gelmeden dedin hakıma kem diye
Doğmadan dedin Asâ Âdem diye
Sen ezelde beni âsî yâzasın
Doldurâsın âleme âvâzesin
Ben mi düzdüm beni sen düzdün beni
Pûr ayip nîşe getirdin ey ganî
Gözüm âçıp gördüğüm zındân içi
Nefs ü hevâ pür dolu şeytân içi
Haps içinde ölmeyeyim diye aç
Mısmıl u murdar yedim bir iki kaç
Nesne eksildi mi mülkünden senin
Geçti mi hükmüm (ye) hükmünden senin
Rızkımı yeyip seni aç mı kodum
Ye yeyip öynünü muhtaç mı kodum
Kıl gibi köprü gerersin geç diye
Gel seni sen tuzağımdan seç diye
Kıl gibi köprüden âdem mî geçer
Ye düşer yâ dayanır yahut uçar
Kulların köprü yaparlar hayr için
Hayrı bûdur kim geçerler seyr için
Tâ gerek bünyâdı muhkem ola ol
Ol geçenler aydalar uş doğru yol
Terazi kurarsın hevâset tartmağa
Kasdedersin beni oda atmağa
Terazi ona gerek bakkal ola
Ye bezirgân tâcir ü attâr ola
Çün günah murdarların murdârıdır
Hazretinden yâramazlar kârıdır
Sen gerek lûtf ile onu örtesin
Pes ne hâcet murdar’ açıp tartasın
Sen temâşâ kılasın ben hoş yaman
Hâşe lillâh senden ey Rabb’el-enâm
Sen basirsin hod bilürsün hâlimi
Pes ne hâcet tartasın a’mâlimî
Geçmedi mi intikamın öldürüp
Çürüdüp gözüme toprak doldurup
Değmedi hiç Yunus’tan sânâ ziyan
Sen bilirsin âşikâra vu nihan
Bir avuç toprağa bunca kıyl ü kaal
Neye gerek ey Kerîm-î Zü’l – celâl
Yunus Emre