ölümü kucaklayacak kadar
geniş kolları olanlara,
onlara...
öyleyse biz kimiz; kimseyiz
ıssız bir kırmaç izi taşırken sıska sırtımızda
kırılan bir kemiğin hüzünlü "çıt" sesiyiz
ölümün kara
botlarıyla adım adım yaklaştığı
çiçeksiz, kuşsuz, kedisiz
sevinçsiz bir kuyunun dibindeyiz
istasyondan uzaklaşan trenin
gittikçe raylara benzemesi gibi
bir aynanın kırılması gibi yüzümüze bakarken
öyle titrek;
öyle inceyiz.
sessiz sevgisiz utancım benim; yurdum
söyle biz kimiz şimdi; kimseyiz
sapanla vurulan yavru bir kuşun
küçücük tırnaklarıyla tutunmasıyız gökyüzüne
öyle ıssız kaldık seni sevince; öyle.
Altay Öktem
Adam, 1997 Şiir Yıllığı
geniş kolları olanlara,
onlara...
öyleyse biz kimiz; kimseyiz
ıssız bir kırmaç izi taşırken sıska sırtımızda
kırılan bir kemiğin hüzünlü "çıt" sesiyiz
ölümün kara
botlarıyla adım adım yaklaştığı
çiçeksiz, kuşsuz, kedisiz
sevinçsiz bir kuyunun dibindeyiz
istasyondan uzaklaşan trenin
gittikçe raylara benzemesi gibi
bir aynanın kırılması gibi yüzümüze bakarken
öyle titrek;
öyle inceyiz.
sessiz sevgisiz utancım benim; yurdum
söyle biz kimiz şimdi; kimseyiz
sapanla vurulan yavru bir kuşun
küçücük tırnaklarıyla tutunmasıyız gökyüzüne
öyle ıssız kaldık seni sevince; öyle.
Altay Öktem
Adam, 1997 Şiir Yıllığı