bir bıçak ısırmasın ömer haybo
dişleri çıtır çıtır çelik
yanılıp beyoğlu'na çıkmasın
topraklüle sokağı'nı tutmasın
bütün şaraplar ölü kırmızı
bütün kadınlar çabuk
hiç biri durduğu yerde durmuyor
ömer haybo'nun gözü hiçbirini tutmuyor
haydut ömer haybo
her gün onsekiz sularında acı siyah beyaz
ondokuz ellibirde bir alman gemisini limandan çıkarıyor
yirmibir buçukta alkazar sineması'nda kötü seyirci
yarından sonra beklediğim ömer haybo
gelmeyecek ömer haybo
lionel hampton'a tutulmuş cazdan anlamaz
polis romanları yazıyor acaba neden yazıyor
parmak uçlarında bronz kuruşların madenî kirliliği
birkaç kere öldü ömer haybo
korsan ömer haybo
hangi şehirde olsa sabahları yabancı
boğulmuş geceler mahallesini bir türlü bulamıyor
hangi otobüse binmesi lâzım bilemiyor yanılıyor
herkesin gittiği yer onun gitmeyeceği
terazi burcunun kötümser çocuğu
namuslu bıyıkları kirli siyah
ah ömer haybo
varujan'a karşı ömer haybo
eğer varujan düştüyse ömer haybo hiç
yirmibirinci varujan eylülcü
hem elleri kirli hem katolik
hani telefon korkağı eski bilardocu
acı saçları dökülmüş üstelik
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
asfaltın ıslak mavisinde üç varujan
düşmüş üçe dağılmış varujan
çığlığı pırıl pırıl boşlukta duruyor
çığlığının üstünde ömer haybo duruyor
gözlerinin akında bir kükürt sarısı
eğri dişlerinin arasında kürdan
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
iki sütun üzerine bir ceset varujan
iç cebinde bir ölüm omega bir altın saat
yüz elli dokuz dolar otuz mısır lirası
ömer haybo'nun aradığı varujan
benim gedikpaşa'da üç ay aradığım
demokrat toni'yi kravatıyla boğan
yirmibirinci varujan eylülcü
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
demokrat toni birkaç misli bilardocu
boğulduktan sonra bile gülümseyen
topraklüle sokağı'nda portakalcı
benim oniki yıldır körebe oynadığım
ömer haybo'nun gözlerinden öptüğü
sıfır bir yenilmiş bir toni demokrat
boğulduğu sokakta üç varujan
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
dişleri çıtır çıtır çelik
yanılıp beyoğlu'na çıkmasın
topraklüle sokağı'nı tutmasın
bütün şaraplar ölü kırmızı
bütün kadınlar çabuk
hiç biri durduğu yerde durmuyor
ömer haybo'nun gözü hiçbirini tutmuyor
haydut ömer haybo
her gün onsekiz sularında acı siyah beyaz
ondokuz ellibirde bir alman gemisini limandan çıkarıyor
yirmibir buçukta alkazar sineması'nda kötü seyirci
yarından sonra beklediğim ömer haybo
gelmeyecek ömer haybo
lionel hampton'a tutulmuş cazdan anlamaz
polis romanları yazıyor acaba neden yazıyor
parmak uçlarında bronz kuruşların madenî kirliliği
birkaç kere öldü ömer haybo
korsan ömer haybo
hangi şehirde olsa sabahları yabancı
boğulmuş geceler mahallesini bir türlü bulamıyor
hangi otobüse binmesi lâzım bilemiyor yanılıyor
herkesin gittiği yer onun gitmeyeceği
terazi burcunun kötümser çocuğu
namuslu bıyıkları kirli siyah
ah ömer haybo
varujan'a karşı ömer haybo
eğer varujan düştüyse ömer haybo hiç
yirmibirinci varujan eylülcü
hem elleri kirli hem katolik
hani telefon korkağı eski bilardocu
acı saçları dökülmüş üstelik
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
asfaltın ıslak mavisinde üç varujan
düşmüş üçe dağılmış varujan
çığlığı pırıl pırıl boşlukta duruyor
çığlığının üstünde ömer haybo duruyor
gözlerinin akında bir kükürt sarısı
eğri dişlerinin arasında kürdan
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
iki sütun üzerine bir ceset varujan
iç cebinde bir ölüm omega bir altın saat
yüz elli dokuz dolar otuz mısır lirası
ömer haybo'nun aradığı varujan
benim gedikpaşa'da üç ay aradığım
demokrat toni'yi kravatıyla boğan
yirmibirinci varujan eylülcü
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
demokrat toni birkaç misli bilardocu
boğulduktan sonra bile gülümseyen
topraklüle sokağı'nda portakalcı
benim oniki yıldır körebe oynadığım
ömer haybo'nun gözlerinden öptüğü
sıfır bir yenilmiş bir toni demokrat
boğulduğu sokakta üç varujan
dur ömer haybo
iki dört çift sıfırda dur
dur ömer haybo
kirletme ellerini
Attilâ İlhan
Ben Sana Mecburum