Şiir, Sadece: Özyaşam Öyküsü
Özyaşam Öyküsü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Özyaşam Öyküsü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Kasım 2017 Salı

Özyaşam Öyküsü

Çok korkunçtur benim günahım:
yıldızlarla doldurmak
istediğim insanın yüreğini.
İşte bu yüzden parmaklıklar ardında
tam on dokuz kış
yitirdim gençliğimi.
Çocuktum attıklarında hapse beni
ardından ölüme mahkum edildim,
soldu yapraklarımın ışığı
taş duvarlar arasında.
Ama izi yoktur damarlarımda
o "İntikam meleği"nin gölgesinin:
Benim düşler gören acımın
İspanya'dır tek çığlığı.


Marcos Ana
Çeviren: Özdemir İnce

11 Ağustos 2017 Cuma

Özyaşam Öyküsü

İlk vuruşta öldüm ve gömdüler beni
Bir taşlı tarlaya.
Karga öğretti ana babama
Beni ne yapacaklarını.

Ünlüyse bugün ailem, çokçası benim sayemde
Kardeşim cinayeti keşfetti,
Anababam, gözyaşlarını,
Ben de sessizliği.

Sonra herkesin gayet iyi bildiği şeyler.
Geliştirildi bulgularımız. Bir şey başka bir şeyi getirdi
Buyruklar verildi. Ve kendi tarzında öldürdü kimileri
Ve kendi üslubunca ağladı kimileri

Ad sıralamayacağım şimdi
Okura saygı nedeniyle,
Çünkü başlangıçta ürkütür ayrıntılar
Ama sonra bıktırırlar.

Bir kez ölebilirsin, iki kez hatta yedi kez,
Milyarlarca kez ölebilirsin istersen.
Ben de yapabilirim bunu.
Hücrelerim gizlice ulaşabilir her yere.

Çoğalmaya başlayınca yeryüzünde Kabil,
Karnında çoğalmaya başladım toprağın ben de,
Ve o zamandan bu yana geride bıraktı gücüm onunkini.
Terk edip onu askerleri bana katılıyorlar.
Bir şey değil daha, öcümün yarısı bile değil.


Dan Pagis
Çeviren: Özdemir İnce