Şiir, Sadece: Budala
Budala etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Budala etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Mart 2009 Cuma

Bülbül Oldum Gül Dalında Şakırım

Bülbül oldum gül dalında şakırım
Gül dalında biten gül nene yetmez
Süleyman'ım kuş dilinden okurum
Bana ta'lim olan dil neme yetmez

Aşk kitabın açtım okur yazarım
Hakk'a doğru açılmıştır nazarım
Neme gerek dağı taşı gezerim
Şol pirime giden yol neme yetmez

Derviş oldum bir eteğin tutarım
Hakk'a doğru çekilmiştir katarım
Baykuş gibi garip garip öterim
Issız viranede çöl neme yetmez

Şu dünyanın olcağı malumdur
Bu ilmin aslına eren alimdir
Az yaşa çok yaşa sonu ölümdür
Eski hırka ile çul neme yetmez

Budala'm sırrına kimseler ermez
Tevekkül mal altın eteğin komaz
Kişi kısmetinden ziyade yemez
Bana kısmet olan mal neme yetmez


Budala

Seherde Uğradım Ben Bir Güzele

Seherde uğradım ben bir güzele
Güzel dedim zülüflerin ne kara
Korkarım ki ela gözler göz ala
Gözleri sürmeli kaşlar ne kara

İsmi çıkıp alemlerde öğüle
Dudu kumru haber vermiştir güle
Seher vakti davlunbazı dövüle
Zülfü çevgan yanakların ne kara

Melek bizden çok seğirdin baş ile
İki gözün doldu kanlı yaş ile
Dostum kumaşın uygurmuş baş ile
Ne aldır ol ne kırmızı ne kara

Ne ziba yaratmış yaradan Gani
Sel oldu aktı gözlerimin kanı
Gel bana rahm eyle mürüvvet kanı
Ben söylerim ne ak söyler ne kara

Budala'm neylerim ben bu mali
Sohbet ile bulmuşum ben kemali
Mahbub derler gösterme gül cemali
Ne yağmura ne güneşe ne kara


Budala