Miifte'ilün/Fâ'ilün/Müfte'ilün/Fâ'ilün
1. Kimsede ruhsâruna tâkat-i nezzâre yoh
Âşıkı öldürdi şevk bir nazara çâre yoh
2. Bağrı bütünler mana ta'ne iderler müdâm
2. Bağrı bütünler mana ta'ne iderler müdâm
Hâlümi şerh itmeğe bir ciğeri pare yoh
3. Yığdı menüm başuma dehr gamın n'eylesün
3. Yığdı menüm başuma dehr gamın n'eylesün
Bâdiye-i ışkda men kimi âvâre yoh
4. Dehrde hemtâ sana var peri yoh dimen
4. Dehrde hemtâ sana var peri yoh dimen
Var güzel çoh velî sen kimi hun-hâre yoh
5. Gözde gezer çizginüp katre-i eşkünı müdâm
5. Gözde gezer çizginüp katre-i eşkünı müdâm
Katre-i eşküm kimi çerhde seyyare yoh
6. Çâk görüp göğsümi kılma ilâcum tabîb
6. Çâk görüp göğsümi kılma ilâcum tabîb
Zayi' olur merhemün mende biter yara yoh
7. Zârlığum ışkdan var Fuzûlî velî
7. Zârlığum ışkdan var Fuzûlî velî
Ol meh-i bî-mihrden rahm men-i zara yoh
Fuzuli
1. Senin yanağına bakmaya kimsede güç yok. Âşığı arzu ve şevk öldürdü. Onda bir bakışa bile çare kalmadı.
2. Aşk derdiyle yüreği parçalanmamış olanlar daima beni ayıplarlar. Halimi anlatmak için aşk derdiyle ciğeri parçalanmış bir kimse yok.
Bağrı bütün bugün kullanmadığımız Türkçe bir deyim. Dert ve ıstırap çekmemiş anlamındadır.
3. Dünya bütün gamını benim başıma yığdı. Ne yapsın aşk çölünde dolaşan benim gibi bir avare bulamadı.
4. Dünyada senin eşin peri gibi bir güzel yok demem, vardır. Güzel çok var, lâkin senin gibi kan içen güzel yok.
Hun-hâr (kan içen) kan döken, öldüren demektir. Var ve yok kelimeleriyle tezatlar yapılmıştır.
5. Gözyasımm damlası daima gözde dolanıp gezen Gökte gözyasımın damlası gibi gezen bir seyyare yok.
Göz gökyüzüne gözyaşı da seyyareye benzetilmiştir.
6. Ey doktor! Göğsümü parçalanmış görüp ilaç yapma. Merhemin boşa gider. Çünkü bende bitip tükenecek yara yok.
7. Ey Fuzûli! Aşktan ağlayıp inliyorum. Lakin o merhametsiz ayın (sevgili) bana acıdığı yok.
Mihr (güneş) ile men (ay) arasında iham-ı tenasüp vardır.
2. Aşk derdiyle yüreği parçalanmamış olanlar daima beni ayıplarlar. Halimi anlatmak için aşk derdiyle ciğeri parçalanmış bir kimse yok.
Bağrı bütün bugün kullanmadığımız Türkçe bir deyim. Dert ve ıstırap çekmemiş anlamındadır.
3. Dünya bütün gamını benim başıma yığdı. Ne yapsın aşk çölünde dolaşan benim gibi bir avare bulamadı.
4. Dünyada senin eşin peri gibi bir güzel yok demem, vardır. Güzel çok var, lâkin senin gibi kan içen güzel yok.
Hun-hâr (kan içen) kan döken, öldüren demektir. Var ve yok kelimeleriyle tezatlar yapılmıştır.
5. Gözyasımm damlası daima gözde dolanıp gezen Gökte gözyasımın damlası gibi gezen bir seyyare yok.
Göz gökyüzüne gözyaşı da seyyareye benzetilmiştir.
6. Ey doktor! Göğsümü parçalanmış görüp ilaç yapma. Merhemin boşa gider. Çünkü bende bitip tükenecek yara yok.
7. Ey Fuzûli! Aşktan ağlayıp inliyorum. Lakin o merhametsiz ayın (sevgili) bana acıdığı yok.
Mihr (güneş) ile men (ay) arasında iham-ı tenasüp vardır.