Şiir, Sadece: Hastalık
Hastalık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hastalık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Haziran 2017 Cuma

Hastalık

Aralıksız burnunu sokması vardır tanrının
büyüde,
bir tin ya da bir varlık olarak değil de
yüreğin
daha çürümüş olduğu bir halde.
Çünkü nedir ki yürek?
Bir çürüme,
eti delen bir çürümenin
yürek sızısı ki
bu çarpan yıvışık kan organizmasını,
bu aralıksız depremi,
bu yaşama baygınlığını yaratır.
Nedir bir yürek atışı?
Ansızın akışı, orada taşması
duran bir yaşam,
ve yeniden yola koyulan.
Neyin itelediği?
Bilinmiyor.
Şimdiden siyah bir gerekirlik,
buyurgan bir beyin elisıkılığı,
kırmızı etin dışkısını kaldırır
ve onu içindekini vermeye iter,
istediğini ve içindekini söylemeye.
Dernek ki bu çürümedir tanrı,
bu kırmızı dışkı,
bu elisıkılık.
Çünkü, bir hastalıktır tanrı.
Yaratıcı değil, yaratılan ile
yaratılmayan arasındaki Gayya
kuyusudur o.
Hiçbir zaman yeri doldurulamayan ve
doldurulmayan uçurum,
ama insanın her kan çekici düşüncesinde,
her buyrukçu bunaltıda burgulanan,
sıkıntılı ve tedirgin, önüne
bir başka bunaltı daha koymak için:
ne'den yapıldığını bilmeyen hoşnutsuz Varlığınkini,

oysa insan, o bilir bunu,
tek sağlığı yerinde olsun.


Antonin Artaud
Çeviren: Enis Batur

21 Ocak 2013 Pazartesi

Hastalık

Doktor, ölümcül bir hastalığım var
Şurda, canevimde,
bütün organlarım ağrıyor:
Gündüz, güneştir şu,
Gece, ay ve yıldızlardır bunlar.

Gökteki şu bulutta ağrım var,
Ama gösteremiyorum yerini,
Erkenden uyanıyorum sabahları
Bir kış hazzıyla.

Boşuna şu ilaçları alışım:
Tiksindim, sevdim, okumayı öğrendim,
Kişilere, düşüncelere ilişkin
Bazı kitaplar okudum,
İyiydi, güzeldi.

Hepsi etkisiz kaldı, doktor,
Ve boş yere harcadım yılları,
Sanıyorum ki
Doğduğum gün
Yakalandım bu ölümcül hastalığa.


Marin Sorescu
Çeviren: M. Uyguner