Adalgisa Nery için
Sana Havva demiyorum,
Sana ne dünyadaki kadınların adını veriyorum, ne perilerin, ne
ilahelerin, ne esin perilerinin, ne kahinlerin, ne ülkelerin,
ne yıldızların, ne de çiçeklerin.
Fakat sana bataklıklarla evlenmek için ayışığından inen
Ve sallanan eşyayı büyüleyen diyorum.
Mine çiçeklerinin kocaman tarlasında tüveyçlerini kımıldarken
görünce
biliyorum ki onları kımıldatan bir yel değil, örülmüş saçlarınla
geçişindir senin
Kuzey denizlerine doğru giden deniz yıldızlarının üzerinde
ya da donmuş toprağın üstünde uçuşan martıların ve kutup
kuşlarının
uçuşlarında seni düşünmekten haz duyuyorum.
Sana Havva demiyorum,
Dünyadaki hiçbir kadının adıyla seslenmiyorum sana.
Adın bebeklerin sessiz küçücük dudaklarında olmalı,
vaktiyle denizlerin derinliğinde kalmış hareketli ve sessiz
kumlarda olmalı,
büyük boralarla çalkanan havada,
seni düşünde gören ve uyandıklarında ölen münzevilerin dilinde,
yıldırımın çizdiği o bir daha görünmeyen çizgide olmalı.
Ve bütün bu hareketler senin yüzlerce yıllık adının heceleri olmalı.
Ve bütün kuşaklar tanımalı onu.
Dur, dostum, lütufkar hasatlar başlıyor
ve aynı gök altında barışıyor yaradanın yaratıkları;
Havva demediğim
ve dünyadaki hiçbir kadının adını vermediğim adını
zamanı gelince duyacaksın,
Sana ne dünyadaki kadınların adını veriyorum, ne perilerin, ne
ilahelerin, ne esin perilerinin, ne kahinlerin, ne ülkelerin,
ne yıldızların, ne de çiçeklerin.
Fakat sana bataklıklarla evlenmek için ayışığından inen
Ve sallanan eşyayı büyüleyen diyorum.
Mine çiçeklerinin kocaman tarlasında tüveyçlerini kımıldarken
görünce
biliyorum ki onları kımıldatan bir yel değil, örülmüş saçlarınla
geçişindir senin
Kuzey denizlerine doğru giden deniz yıldızlarının üzerinde
ya da donmuş toprağın üstünde uçuşan martıların ve kutup
kuşlarının
uçuşlarında seni düşünmekten haz duyuyorum.
Sana Havva demiyorum,
Dünyadaki hiçbir kadının adıyla seslenmiyorum sana.
Adın bebeklerin sessiz küçücük dudaklarında olmalı,
vaktiyle denizlerin derinliğinde kalmış hareketli ve sessiz
kumlarda olmalı,
büyük boralarla çalkanan havada,
seni düşünde gören ve uyandıklarında ölen münzevilerin dilinde,
yıldırımın çizdiği o bir daha görünmeyen çizgide olmalı.
Ve bütün bu hareketler senin yüzlerce yıllık adının heceleri olmalı.
Ve bütün kuşaklar tanımalı onu.
Dur, dostum, lütufkar hasatlar başlıyor
ve aynı gök altında barışıyor yaradanın yaratıkları;
Havva demediğim
ve dünyadaki hiçbir kadının adını vermediğim adını
zamanı gelince duyacaksın,
Jorge de Lima
Çeviren: Muzaffer Uyguner