Az gittim uz gittim
Tabanlarımda uzun bir sızı
Aklımda düşüncelerim işim
Kazdağı eteklerinde
Doyran köyüne vardım
Çalışanların kokusunu getirdi rüzgar
Sallandı uzun kavak
Evler gördüm yoksul suskun
Köyle içiçe bir ak taşlı yer
Kimi alttaydı insanların kimi üstte
Sonra deniz aldı gözlerimi
Sonra Madra dağları
Baktım Edremit körfezindeyim
Hüzünlü bir sevda gibi içimde akşam
Efsanelerini söylüyor mavi mavi
Kulağımın dibinde Ege
Muhtar odasında gece
Deniz sustu köylüler konuştu
Toprakla insan serüveni
Karıştı içimdeki seslere
Yüzleri midir çarıkları mı aklımdaki
Neydi duyduğum bin yıl öteden
Razı olmuşlar çıra aydınlığına
Bir elleri vardı masallar içinde
Yazgıya karşı gelen
Dinle şanlı İda dağı
Mor böğründe yetmiş hane
Kuşatılmış Troya gibi
Ne yolu var ne okulu
Türküleri gurbet üstüne
Gayrı ne söyler bana Ege yıldızlar
Duyuyorum yanıbaşımda
Kardeş dalgaları halinde denizin
Yürekler çırpınıyorlar
Toprak sancılar içinde
Tabanlarımda uzun bir sızı
Aklımda düşüncelerim işim
Kazdağı eteklerinde
Doyran köyüne vardım
Çalışanların kokusunu getirdi rüzgar
Sallandı uzun kavak
Evler gördüm yoksul suskun
Köyle içiçe bir ak taşlı yer
Kimi alttaydı insanların kimi üstte
Sonra deniz aldı gözlerimi
Sonra Madra dağları
Baktım Edremit körfezindeyim
Hüzünlü bir sevda gibi içimde akşam
Efsanelerini söylüyor mavi mavi
Kulağımın dibinde Ege
Muhtar odasında gece
Deniz sustu köylüler konuştu
Toprakla insan serüveni
Karıştı içimdeki seslere
Yüzleri midir çarıkları mı aklımdaki
Neydi duyduğum bin yıl öteden
Razı olmuşlar çıra aydınlığına
Bir elleri vardı masallar içinde
Yazgıya karşı gelen
Dinle şanlı İda dağı
Mor böğründe yetmiş hane
Kuşatılmış Troya gibi
Ne yolu var ne okulu
Türküleri gurbet üstüne
Gayrı ne söyler bana Ege yıldızlar
Duyuyorum yanıbaşımda
Kardeş dalgaları halinde denizin
Yürekler çırpınıyorlar
Toprak sancılar içinde
Mehmet Başaran
Ahlat Ağacı