Şiir, Sadece: Mehmet Başaran
Mehmet Başaran etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Mehmet Başaran etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Ocak 2018 Pazartesi

Öykü

Yıl kırk yediydi sonbahardı
Üstümde başka gök başka bulut
Cebimde param vardı
Tramvaylar taksiler emrime hazır
Durağım İstanbullar Anakaralardı

Yıl kırk yediydi sonbahardı
Demiri büken ellerim
Üzüm gibi saçım vardı
Bir güzel geçse sokaktan
içim aşkla dolardı

Yıl kırk sekiz mevsim sonbahar
Ankara'nın taşına bak
Neden böyle gözlerim dolar
Neydim n'oldum n'olacağım
Şu feleğin işine bak


Mehmet Başaran
Ahlat Ağacı

Kazdağı Eteklerinde

Az gittim uz gittim
Tabanlarımda uzun bir sızı
Aklımda düşüncelerim işim
Kazdağı eteklerinde
Doyran köyüne vardım

Çalışanların kokusunu getirdi rüzgar
Sallandı uzun kavak
Evler gördüm yoksul suskun
Köyle içiçe bir ak taşlı yer
Kimi alttaydı insanların kimi üstte

Sonra deniz aldı gözlerimi
Sonra Madra dağları
Baktım Edremit körfezindeyim
Hüzünlü bir sevda gibi içimde akşam
Efsanelerini söylüyor mavi mavi
Kulağımın dibinde Ege

Muhtar odasında gece
Deniz sustu köylüler konuştu
Toprakla insan serüveni
Karıştı içimdeki seslere

Yüzleri midir çarıkları mı aklımdaki
Neydi duyduğum bin yıl öteden
Razı olmuşlar çıra aydınlığına
Bir elleri vardı masallar içinde
Yazgıya karşı gelen
Dinle şanlı İda dağı
Mor böğründe yetmiş hane
Kuşatılmış Troya gibi
Ne yolu var ne okulu
Türküleri gurbet üstüne

Gayrı ne söyler bana Ege yıldızlar
Duyuyorum yanıbaşımda
Kardeş dalgaları halinde denizin
Yürekler çırpınıyorlar
Toprak sancılar içinde


Mehmet Başaran
Ahlat Ağacı

16 Mayıs 2011 Pazartesi

Yanlış Okul

Sabah çiylerine benziyen gözlerini
Söndürüyor tozlu kitaplar
Güneşi kapatan duvarların dibinde
Yıldızlara: dokunmak çiçek sulamak varken
Anlaşılmaz çizgiler karatahtada

Rakamlarla harflerle ince bir tuzak

Krallardan savaşlardan sözediyor boyuna hasta bir ses
Yengi diye belletiyor kanı ve külü
Dağları denizleri gözkamaştırıcı göğü
Sinsice bir yana itip
Tanrı diyor her şeyi silen karanlığa
Kafalara kuruyor sömürgesini

Bir ses ki toprağa güllere uzak

Neye yarar bu kırık taşlar ölü kentler
Kurutulmuş zaman koleksiyonları
Nerde ellerin sonsuz coğrafyası
Buğdayın şafağı yaz kımıltıları
Yüreğin buluşlarını anlatan Tarih
Nerde erişilmez dorukları aşkın

Nerde yaşam o gürül gürül akan ırmak


Mehmet Başaran
Gök Ekin

Gül Olmak

Yıkıp taş duvarlarını bir zindanın
Toprakta yatmak gibidir gül koklamak.
Çünkü kaç güzelin sıcaklığı onda
Terlemek gibidir yıldızları
En iri güllerdir sabahlar

Yapraklarında Nisan çiyleri
En iri güller dağ kokar
Hızlandırır ırmakları yaşamı
Kaç yiğit köklerini kabartır aşkla
Ve onları anlatır kitaplar

Koklamak isterdim bütün gülleri
Ve bütün iyi kitapları okumak
Vursun isterdim alnıma
Buğdayın ve aşkın gül aydınlığı
Toprağı soğutan ölümü unutmak

Ey güllere ve türkülere kızanlar
Kaçıranlar gözlerini Anadolu güneşinden
İsterdim sustuğu yerde yüreğin
Köroğlu'nun Pir Sultan'ın sesiyle yanan
Çoban ateşleri gibi gül olmak


Mehmet Başaran
Gök Ekin

Bursa Ovasında

Bursa ovasına düştüm Temmuzla
Gölgeli toprağına yazın
Yanım yörem
Van Gogh sarısı
Bedri Rahmi yeşili
Başaklar arasından
Dövme bıçak mavisi bir göl
Gözlerime süründü
Çakıntılar oldu zihnimde

Bir ak minareli
Bir "Ruhaniyetli Şehir"
Uludağ eteklerinde
Taşların türbelerin serinliği
Ölümle dirimin birbirine
Bi hoşça gülümsediği yer
Kulağım şadırvanlarda
Çinili Kubbeler altında
İçime bilmediğim göklerden
Dut dalları eğildi
Başka cemreler düştü
Silkilişini duydum bahçelerin
Uzak zamanda

Kimbilir kaç güzel aklığında köpükleri
Nilüfer akıyordu
İpek hışırtılarla
Yüreğimde bir ışıma bir hafiflik
Ovaya açıldım yeni soluklarla
Gördüm oydu kuşta öten
Ağaçta kımıldayan coşan
Buğulu şeftalilerin
Kütür kütür karpuzların içinde
Kar sularının sesi
Oydu kanımızda binlerce baharı tutuşturan
Susan tohumda
Anladım Bursa ovasında anladım
Zamana vuran gölgesi değil
Yaşamaktır sonsuz olan


Mehmet Başaran
Karşılama

9 Ocak 2004 Cuma

Mehmet Başaran

Mehmet Başaran

Mehmet Başaran, doğumu 25 Nisan,1926, Kırklareli; ölümü 27 Haziran 2015, İstanbul, köy edebiyatı hareketinin şiirdeki temsilcilerinden biri olan şair, eğitimci ve yazar.

1926'da Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesindeki Ceylanköy’de doğdu. Kepirtepe Köy Enstitüsü’nü (1943) ve Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nü bitirdi (1946). Köy Enstitülü Hatun Birsen Başaran ile evlendi. Askerliğini yaparken Yedeksubay Okulu’ndan çavuşa çıkarıldı. Köy enstitüsü öğretmenliği, gezici başöğretmenlik, ilkokul öğretmenliği, Türkçe öğretmenliği yaptı ve Türkiye Öğretmenler Sendikası’nın (TÖS) kuruluş çalışmalarına katıldı, 1979’da emekli oldu.

1950’li ve 1960’lı yıllarda güçlenen köy edebiyatı hareketinin şiirdeki önde gelen temsilcilerinden birisidir. İlk şiiri Köy Enstitüleri Dergisi'nde yer aldı. Adam Sanat, Gösteri, Kıyı, Varlık, Yansıma, Yazko Edebiyat, Yeditepe, Yeni Biçem, Yeni Ufuklar ve Yücel gibi dergilerde şiirleri yayınlandı. Toplumcu düşünceyi didaktizme düşmeden şiirlerine sindirmeyi bildi. Şiirlerinde direnme ve umut temalarını iç içe işledi. Aynı temalar gözlem ve deneyimleriyle bütünleşmiş olarak Ahlat Ağacı ve Nisan Haritası'ndan sonra şiir kitaplarına damgasını vurdu.

Şiir dışındaki türlerde de ürün veren Mehmet Başaran "Mehmetçik Mehmet" adlı romanıyla 1979 Orhan Kemal roman armağınını kazandı. İlk kitabında Orhan Veli ve 1940'ların toplumcu şiiriyle Kansu ve Külebi'nin ses ve tema özellikleri görülüyor. Yalın, lirik, toplumcu bir şiir. Konularının köy yaşamından, köyün durumundan alınışları, kırsal görüntüler, bu şiirlerin başlıca özelliklerinden. Mehmet Başaran'ın, konuşma dilinden kaynaklanan tutkulu bir anlatım tonu var. En önemli temalarından biri lirik, yalın bir yaşama sevgisi. Türkülerden yararlanıyor. Giderek daha güncel özellikler taşıyan toplumcu bir şiire yöneldi.

27 Haziran 2015 tarihinde hayatını kaybeden Başaran'ın cenazesi doğduğu yer olan Ceylanköy’de toprağa verildi.

Eserleri

  • Ahlat Ağacı, 1953
  • Karşılama, 1958
  • Nisan Haritası, 1960
  • Kocakent, 1963
  • Pıtraklı Memleket, 1969
  • Gök Ekin, 1975
  • Meşe Seli, 1982
  • Günler Tuz Rengi, 1986
  • Sis Dağı'nın Başında Borana Bak Borana, 1990
  • Yasaklı - Acının ve Sevginin Yurttaşı, 2. baskı 2003, Cumhuriyet Kitapları
  • Köy Enstitüleri Özgürleşme Eylemi, 3. Baskı 2003, Cumhuriyet Kitapları
  • Kuşatılmış Yaşam Günaydın Aşk, 2006, Cumhuriyet Kitapları
  • Eylülün Kızgın Soluğu, 2007, Cumhuriyet Kitapları
  • Yüreğinin Sesi Zeytin Ülkesi, 2007, Cumhuriyet Kitapları

Ödülleri

  • 1970 TRT Sanat Ödülleri Yarışması başarı ödülü
  • 1979 Orhan Kemal Roman Armağanı