Ben sadece ölen babamdan ileri,
Doğacak çocuğumdan geriyim.
Nazım Hikmet
Bir düş kuruyordu çocuk
-Gözleri yarı kapalı;
Düşten de öte, özlemdi,
Beklentisiydi yaşamın-
Başı göğe dayalı...
Bir ata binmiş gidiyordu-
Bulutlardan düşen ışığa;
Yıldızmış, göktaşıymış... ne umuru?
Değebildikten, tutabildikten sonra...
Attan inip rüzgâra bindi,
PEGAS'a bindi, parıltılarla;
Bir imgeye daldı çocuk-
Beklentisiydi yaşamın-
Başı göğe dayalı...
Bir ata binmiş gidiyordu-
Bulutlardan düşen ışığa;
Yıldızmış, göktaşıymış... ne umuru?
Değebildikten, tutabildikten sonra...
Attan inip rüzgâra bindi,
PEGAS'a bindi, parıltılarla;
Bir imgeye daldı çocuk-
Gözleri açık, havada,
Büyüyecekti daha.
Büyüyecekti daha.
Düzenin-
(Düzensizlik! demeliydi buna)
Pençesinde ezilip tükenmeyecekti,
Düş görmesi de bilerekti;
Bu deyim yetmedi anlatmaya,
Ayağı yere basıyordu sımsıkıya,
Ne umut, yakan, başeğme,
Ne kendi kendini yeme,
O, yerinden fırlamış bir yürekti,
Yumrukları sıkılı koskoca erkekti.
İskender Fikret Akdora
Rimini
1989