Prangaya mahkum iskeletler.
Gençlik bağla bana kanatlarını
Ebedi göklerin yüksekliğinden
Ram edeyim bu köhne kainatı
Yılların izi yüzünde çizilen.
Alnı hüzünle toprağa eğilen
Dermansız göz kapaklarının çizdiği
O mahut çevrede kalır kişi,
Ey gençlik! kanatların götürsün seni
o vakur kartalın süzüldüğü yere
Keskin nazarların dalsın güneş gibi
İnsanlığın yayıldığı bütün aleme
Bak ayaklarında koyu bir sis
Gördüğün her şeyi karartmakta.
Bu kitle ki alçaklıklar
Etrafını bir tel gibi sarmış
İşte odur bütün dünya
Sana selam olsun Hürriyetin fecri
Ardından doğacaktır kurtuluş güneşi.
Gençlik bağla bana kanatlarını
Ebedi göklerin yüksekliğinden
Ram edeyim bu köhne kainatı
Yılların izi yüzünde çizilen.
Alnı hüzünle toprağa eğilen
Dermansız göz kapaklarının çizdiği
O mahut çevrede kalır kişi,
Ey gençlik! kanatların götürsün seni
o vakur kartalın süzüldüğü yere
Keskin nazarların dalsın güneş gibi
İnsanlığın yayıldığı bütün aleme
Bak ayaklarında koyu bir sis
Gördüğün her şeyi karartmakta.
Bu kitle ki alçaklıklar
Etrafını bir tel gibi sarmış
İşte odur bütün dünya
Sana selam olsun Hürriyetin fecri
Ardından doğacaktır kurtuluş güneşi.
Adam Mickiewicz
Çeviren: Fuat Pekin