Tuzlu suda yarası pişen ayak
ve pasıyla kelepçenin incelen bilek kemikleri
yıllarca taşınsa da
çıplak etin altında acısı donuklaştı
...
Ve ter
ve ipekten dökülen uyku
ve halka halka açılan bahar sabahları
kırılan kaburgaları
gökkuşağıyla sardı
...
Dostlarından gelen haberler
meraktan bir öpüş seli doldururken gövdene
gururla yükselen bakışını
toprağa düşürmek için
düşman boşuna çabaladı
...
Artık denizlerdeki dalgalar kadar azgın
çayırlar kadar ferahsın
Yüreğin aşkla örselenmiş bir kerre senin.
ve pasıyla kelepçenin incelen bilek kemikleri
yıllarca taşınsa da
çıplak etin altında acısı donuklaştı
...
Ve ter
ve ipekten dökülen uyku
ve halka halka açılan bahar sabahları
kırılan kaburgaları
gökkuşağıyla sardı
...
Dostlarından gelen haberler
meraktan bir öpüş seli doldururken gövdene
gururla yükselen bakışını
toprağa düşürmek için
düşman boşuna çabaladı
...
Artık denizlerdeki dalgalar kadar azgın
çayırlar kadar ferahsın
Yüreğin aşkla örselenmiş bir kerre senin.
Nihat Behram
1972