Şiir, Sadece: Zile'ye Düştü Yolum
Zile'ye Düştü Yolum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Zile'ye Düştü Yolum etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Ağustos 2016 Cuma

Zile'ye Düştü Yolum

Cahit Külebi'ye


Bir gün Zile'ye düştü yolum,
Orta çağı yaşar gibi oldum,
Çarşısıyla, kalesiyle loncasıyla
Gizli bahçesinde hala Aslım kancasıyla
Hala bir Ferhad ü Şirin hikayesi ...
Ah, hala yolları ırak kasabalar
Hala yollarda arabalar, garip arabalar!
Yolda bir kadın gördüm çapa çapalar
Bebeği sallanır iki dal arasında
Uyu bebek uyu, büyü bebek büyü
Sendedir küçük toprağın ümidi
Sen, gelecek yağmurların en güzeli
Ah!.. Her bahar yeli böyle esip gitti,
Netmeli, bilmem ki bebek netmeli?
Netmeli de seni beni avutmalı,
Netmeli de uyandırmalı, uyandırmalı toprağı!
Ah bir kere anan belemiş kundağı ...
Netmeli de açmalı güneşe seni
Netmeli de bu toprağın bütün bebeklerini,
İyi uyutup, iyi uyandırmalı,
Netmeli de bebek, bu toprağı canlandırmalı!
Bağları güzel olurmuş Zile'nin baharda,
Ama o eski tat yok ki kirazlarda.
Bir kere yitirmiş halkım neşesini,
Ah, hayat değiştirmiş eski sesini,
Şimdi daha güzel, daha canlı türküler istiyor!
- Nerdesin, altın başağı çalışmanın, dost başağı! -
Zaman ayrı dostlar, ayrı aşklar, ayrı güller istiyor ...


Ceyhun Atuf Kansu
Yanık Hava, 1948