Sen olan bu şatoya çöl diyeceğim,
Bu sese gece,yüzüne yokluk,
Ve sen bu kısır yeryüzüne düştüğünde
Hiçlik diyeceğim seni taşıyan şimşeğe.
Sevdiğin bir ülkedir ölmek. Geliyorum,
Ama hep karanlık yolların boyunca.
Yok ediyorum biçimini, istediğini ve belleğini,
Acıma bilmeyen düşmanınım ben senin.
Savaş diyeceğim sana ve savaşın
Gözüpekliğiyle davranacağım
Ve ellerime alacağım karanlık, delik deşik yüzünü,
Kalbime, fırtınanın aydınlattığı bu ülkeyi.
Bu koyu ışığın görünebilmesi için
Geceyle sarsılan dövülmüş bir toprak gerek.
Karanlık bir korudan gelir alevlerin coşkusu.
Sözlere bile bir öz gerek,
Bütün türkülerden öte bir kıyı.
Yaşayabilmen için ölümü aşmak gerek,
Akıtılmış kandır en arı varlık.
Yves Bonnefoy
Bu sese gece,yüzüne yokluk,
Ve sen bu kısır yeryüzüne düştüğünde
Hiçlik diyeceğim seni taşıyan şimşeğe.
Sevdiğin bir ülkedir ölmek. Geliyorum,
Ama hep karanlık yolların boyunca.
Yok ediyorum biçimini, istediğini ve belleğini,
Acıma bilmeyen düşmanınım ben senin.
Savaş diyeceğim sana ve savaşın
Gözüpekliğiyle davranacağım
Ve ellerime alacağım karanlık, delik deşik yüzünü,
Kalbime, fırtınanın aydınlattığı bu ülkeyi.
Bu koyu ışığın görünebilmesi için
Geceyle sarsılan dövülmüş bir toprak gerek.
Karanlık bir korudan gelir alevlerin coşkusu.
Sözlere bile bir öz gerek,
Bütün türkülerden öte bir kıyı.
Yaşayabilmen için ölümü aşmak gerek,
Akıtılmış kandır en arı varlık.
Yves Bonnefoy