Şiir, Sadece

10 Ocak 2007 Çarşamba

Sonnet II





When forty winters shall beseige thy brow,
And dig deep trenches in thy beauty's field,
Thy youth's proud livery, so gazed on now,
Will be a tatter'd weed, of small worth held:
Then being ask'd where all thy beauty lies,
Where all the treasure of thy lusty days,
To say, within thine own deep-sunken eyes,
Were an all-eating shame and thriftless praise.
How much more praise deserved thy beauty's use,
If thou couldst answer 'This fair child of mine
Shall sum my count and make my old excuse,'
Proving his beauty by succession thine!
       This were to be new made when thou art old,
       And see thy blood warm when thou feel'st it cold.


William Sahkespeare


2. Sone


Kırk yılın kışı, güzel alnını kuşattı mı, 
Kapladı mı yüzünü derin çukurlar artık, 
Gençliğin kibirli, süslü giyim kuşamı 
Beş para etmez olur, hırpani yırtık pırtık: 
O zaman sorarlarsa güzelliğin nerdedir, 
Dinç ve şen günlerinin hazinesi ne oldu; 
Dersen yuvalarına çökmüş şu gözlerdedir, 
Bencil utancıyla israfa övgüdür bu. 
Kavuşur güzelliğin çılgınca alkışlara 
"Benim güzel çocuğum beni kurtarır" dersen 
"Ve yüzümü ağartır ben yaşlandıktan sonra." 
Güzelliğin onda sürdüğünü göstersen! 
       O, sen yaşlandığında yeniler varlığını
       Soğuktan donan kanın duyar ısındığını.