Şiir, Sadece

5 Eylül 2013 Perşembe

Sadece Ateş Değil

Oy, evet, hatırlarım,
oy içi kararmış ışıkla dolu
kapalı gözlerini,
açık bir el gibi bütün bedenini,
parıldayan bir ay salkımı gibi,
ve esrimeyi,
bir şimşek ışını bizi öldürdüğünde,
yaraladığında bizi bir hançer kökümüze dek,
ve bir ışık yararken saçlarımızı,
ve biz
yeniden başladığımızda
hayata geri dönmeye,
sanki okyanustan çıkmışız,
sanki bir gemi batışından
yaralı dönmüşüz
taşlarla kızıl yosunlar arasında.

Fakat
başka anılar da var,
şehvetin çiçekleri değil yalnızca,
fakat filizlenir azar azar,
ki birdenbire görünür,
trenle giderken
ya da yürürken sokakta.

Mendillerimi yıkarken
görürüm seni,
delikli çoraplarımı asarken
pencerede,
endamın, ki ondadır bütün
bütün isteği muazzam bir alaz gibi
çalar sanki yere seni zarar vermeden sana,
yeniden,
sen her günün
küçük kadını,
yeniden insansı bir varlık,
alçakgönüllü insan,
yoksulluğa rağmen gururlu,
senin gibi olmalı, aşk külünün
ıssız bıraktığı
geçici gül olmayasın diye,
fakat hayatın hepsi olasın diye,
sabunla ve iğneyle bütün bir hayat,
o sevdiğim mis kokuyla,
belki hiçbir zaman sahip olamayacağımız mutfaktan
kolun kızartılan patatesler arasında
ve pişmiş eti getirirken içeri
ağzın şarkıyla dolu kış zamanı,
benim için dünyada
sonsuz mutluluk bu olacak.

Oy, hayatımsın benim,
aramızda yalnızca ateş değil alazlanan,
fakat bütün bir hayat,
o yalın hikâye,
herkesinkine benzeyen
bir kadınla bir erkek arasındaki
o yalın aşk.


Pablo Neruda
"Kaptanın Dizeleri"nden 
1952