Toprağın ıslak tadı,
yıkanmış taşın kokusu
-zamanın kötü anı!-
yıkanmış taşın kokusu
-zamanın kötü anı!-
dağın yamacında gölge,
çıplak ve soğuk, korkunç.
Savrulan kumların sesi,
kuru yaprakların tadı,
-hüzünlü sesin dudağı!-
çıplak ve soğuk, korkunç.
Savrulan kumların sesi,
kuru yaprakların tadı,
-hüzünlü sesin dudağı!-
hiçbir olayın geçmediği
sabahların nefesi.
Şebnemle ıslak kırların
serinliğini getiriyor gece
-kokusundan belli!-
en saf çiçeklerden çıkarılmış
ve meltemle yayılmış çevreye.
Ne kadar durgun hayat!
Fakat yükseliyor düşünce ...
-nerden geliyor bu müzik?-
sabahların nefesi.
Şebnemle ıslak kırların
serinliğini getiriyor gece
-kokusundan belli!-
en saf çiçeklerden çıkarılmış
ve meltemle yayılmış çevreye.
Ne kadar durgun hayat!
Fakat yükseliyor düşünce ...
-nerden geliyor bu müzik?-
yıldızlarla gök arasında
ne kadar çok bulut var.
ne kadar çok bulut var.
Cecilia Meireles
Çeviren: Muzaffer Uyguner